1. Bir şeyi, gereği gibi, iyice anlayıp bilme.
2. din b. İslam hukukunda din ve dünya işleri ile ilgili ana kaynaklardan yararlanarak konulmuş olan kuralların bütünü.
3. fıkıh (fıkh) : islam dini hükümlerinin uygulanışı ile ilgili meseleleri ele alan ilim, islam hukuku ilmi (ilm-i fıkh)
Fıkıh Nedir
Fıkıh (Arapça: فقه) İslamda Peygamber döneminde Kur'an ve bunun uygulaması ile sınırlı olan Şeriatin, günün şartlarına göre ulema tarafından verilen fetvaların da katkılarıyla genişletilmesi ve Müslümanların hayatını düzenlemek amacıyla açıklanması çabalarıdır. Fıkıhla ilgilenen kişiye fakih (Arapça: فقيه ) denir.
Fıkıh Usulü
Fıkıh bir anlam bilimi olarak İslamda ana kaynak sayılan Kur'an ve hadislerden hüküm çıkarma, Kur'an ve hadislerde hüküm ifade edebilecek cümlelerden, bu cümlelerin siyak-sibak münasebetleri ve söyleniş/yazılış sebeplerine göre genel veya özel oluşu, sınırlı veya mutlak oluşu gibi enstrümanları kullanarak hüküm çıkarma çalışmasıdır. Ancak uygulamada özellikle ibadetler konusunda duruma özel birçok ifade genelleştirilerek yaygınlık ve devamlılık kazanmıştır. Bu durumun Kurban ibadeti ve hicap uygulaması gibi örnekleri bulunmaktadır.
Fıkıh Kaynakları
Fıkıh 4 ana kaynağa dayanır: Kur'an, Hadis, İcma, Kıyas. Bunların dışında istihsân, istislah, İstishâb, örf, maslahat uygulamaları vardır. Osmanlı imparatorluğu'nda uygulandıktan ve bu imparatorluk dağıldıktan sonra oluşan İslam dinine mensup ülkelerde uygulanmaktadır.
Fıkıhın Tanımı
Fıkıh, Arapça kökenli bir sözcüktür. "Bir şeyin özünü ve inceliklerini kavramak" anlamındadır. İslam dininin kutsal kitabı olan Kur'an'da bir bilimden çok "ince anlayış, keskin idrak ve konuşanın amacını anlamak" anlamlarında kullanılmıştır. Bu nedenle genel açıdan fıkıh "bir şeyi özüne vakıf olarak anlamak ve deliliyle birlikte bilmek" anlamında kullanılır. Fakat fıkıh bir bilim olarak, İslam hukuku anlamında kullanılmıştır. Bu anlamda kullanımının farklı bilgin ve taraflarca yapılmış iki ana, farklı tanımı vardır. Biri fıkıh mezheplerinden Hanefilik mezhebinin tanımıdır ki "kişinin ameli bakımdan lehinde ve aleyhinde olanları maharetle bilmesi" şeklindedir. Diğer tanımsa yine bir fıkıh mezhebi olan Şafiilik mezhebinin tanımıdır ve "eylem ve şeriat hükümlerini, yani ibadet, muamelat ve cezaları (ceza hukukunu), açıklayıcı (tafsili) delillerden çıkararak bilmek, tanımak" şeklindedir.
"Fıkh" kökünden türeyen "Fakih" "bir şeyi iyi bilen, iyi anlayan kimse" demektir. Fakih kelimesinin çoğulu "fukaha"dır. Fakih kelimesinin İslam İlimlerindeki terim anlamı ise tarih içerisinde fıkıh kelimesinin değişen manası ile paralel olarak değişikliğe uğramıştır. [1]
Fıkıhın Tarihçesi
İslamiyetin ilk devirlerinde islam dini ile ilgili bütün çalışma ve tartışmalar fıkıh disiplini altında yapılmaktaydı. Daha sonra fıkıh, Hicri 1. asırda (Miladi 7.- 8. yüzyıllar) sadece ameli yani eylemsel konulara has kılınan, İslam hukuku olarak ayrı bir ilim haline geldi. Fıkhın metodolojisi anlamına gelen Fıkıh Usûlü müctehidin (yani dinde hüküm verebilecek şahsın) şer'î hükümleri tafsili (açıklayıcı) delillerinden çıkarmasına yarayan kurallar bütünüdür. Fıkıh usûlü açısından elimize ulaşan ilk eser hicri 2. yüzyılda İmam Şafii'nin Er-Risale fil-Usul adlı eseridir.
2. din b. İslam hukukunda din ve dünya işleri ile ilgili ana kaynaklardan yararlanarak konulmuş olan kuralların bütünü.
3. fıkıh (fıkh) : islam dini hükümlerinin uygulanışı ile ilgili meseleleri ele alan ilim, islam hukuku ilmi (ilm-i fıkh)
Fıkıh Nedir
Fıkıh (Arapça: فقه) İslamda Peygamber döneminde Kur'an ve bunun uygulaması ile sınırlı olan Şeriatin, günün şartlarına göre ulema tarafından verilen fetvaların da katkılarıyla genişletilmesi ve Müslümanların hayatını düzenlemek amacıyla açıklanması çabalarıdır. Fıkıhla ilgilenen kişiye fakih (Arapça: فقيه ) denir.
Fıkıh Usulü
Fıkıh bir anlam bilimi olarak İslamda ana kaynak sayılan Kur'an ve hadislerden hüküm çıkarma, Kur'an ve hadislerde hüküm ifade edebilecek cümlelerden, bu cümlelerin siyak-sibak münasebetleri ve söyleniş/yazılış sebeplerine göre genel veya özel oluşu, sınırlı veya mutlak oluşu gibi enstrümanları kullanarak hüküm çıkarma çalışmasıdır. Ancak uygulamada özellikle ibadetler konusunda duruma özel birçok ifade genelleştirilerek yaygınlık ve devamlılık kazanmıştır. Bu durumun Kurban ibadeti ve hicap uygulaması gibi örnekleri bulunmaktadır.
Fıkıh Kaynakları
Fıkıh 4 ana kaynağa dayanır: Kur'an, Hadis, İcma, Kıyas. Bunların dışında istihsân, istislah, İstishâb, örf, maslahat uygulamaları vardır. Osmanlı imparatorluğu'nda uygulandıktan ve bu imparatorluk dağıldıktan sonra oluşan İslam dinine mensup ülkelerde uygulanmaktadır.
Fıkıhın Tanımı
Fıkıh, Arapça kökenli bir sözcüktür. "Bir şeyin özünü ve inceliklerini kavramak" anlamındadır. İslam dininin kutsal kitabı olan Kur'an'da bir bilimden çok "ince anlayış, keskin idrak ve konuşanın amacını anlamak" anlamlarında kullanılmıştır. Bu nedenle genel açıdan fıkıh "bir şeyi özüne vakıf olarak anlamak ve deliliyle birlikte bilmek" anlamında kullanılır. Fakat fıkıh bir bilim olarak, İslam hukuku anlamında kullanılmıştır. Bu anlamda kullanımının farklı bilgin ve taraflarca yapılmış iki ana, farklı tanımı vardır. Biri fıkıh mezheplerinden Hanefilik mezhebinin tanımıdır ki "kişinin ameli bakımdan lehinde ve aleyhinde olanları maharetle bilmesi" şeklindedir. Diğer tanımsa yine bir fıkıh mezhebi olan Şafiilik mezhebinin tanımıdır ve "eylem ve şeriat hükümlerini, yani ibadet, muamelat ve cezaları (ceza hukukunu), açıklayıcı (tafsili) delillerden çıkararak bilmek, tanımak" şeklindedir.
"Fıkh" kökünden türeyen "Fakih" "bir şeyi iyi bilen, iyi anlayan kimse" demektir. Fakih kelimesinin çoğulu "fukaha"dır. Fakih kelimesinin İslam İlimlerindeki terim anlamı ise tarih içerisinde fıkıh kelimesinin değişen manası ile paralel olarak değişikliğe uğramıştır. [1]
Fıkıhın Tarihçesi
İslamiyetin ilk devirlerinde islam dini ile ilgili bütün çalışma ve tartışmalar fıkıh disiplini altında yapılmaktaydı. Daha sonra fıkıh, Hicri 1. asırda (Miladi 7.- 8. yüzyıllar) sadece ameli yani eylemsel konulara has kılınan, İslam hukuku olarak ayrı bir ilim haline geldi. Fıkhın metodolojisi anlamına gelen Fıkıh Usûlü müctehidin (yani dinde hüküm verebilecek şahsın) şer'î hükümleri tafsili (açıklayıcı) delillerinden çıkarmasına yarayan kurallar bütünüdür. Fıkıh usûlü açısından elimize ulaşan ilk eser hicri 2. yüzyılda İmam Şafii'nin Er-Risale fil-Usul adlı eseridir.